Çok uzun aradan sonra merhabalar. Bloga uğramayalı epey olmuş. Bu arada hayat, yoğunluk ve meşguliyetler devam ediyor tabi. Hatta baya bir dozunu arttırarak... Bloga vakit ayıramayışım da bundan.
Son birkaç aydır 2'li bir hayat yaşıyorum denilebilir. İki farklı şehirde... Çocuklu da olunca zorluyor tabi. Aslında umut, heyecan ve bolca heves de var bu süreçte.
Belki kız kardeşim Monica'yı takip edenler oradan az çok öğrenmişlerdir. Urla'da bir aile evimiz vardı. Uzunca bir süre gitmediğimiz ve bakamadığımız. Geçen aylarda evde maalesef tesisattan dolayı bir yangın çıkmıştı. Duyduğumuzda çocukluğumuzun birçok anısının saklı olduğu evin bu durumuna nasıl üzüldüğümüzü az çok tahmin edersiniz. İleride elbirliğiyle toparlamayı düşündüğümüz süreç bu tatsız vesileyle hızlandı aslında. Her şerde bir hayır vardır misali. Üzerine de Monica'nın İstanbul'da kirada olduğu ev satılınca, o da çok radikal bir kararla şu anda tadilatına başladığımız Urla'daki eve yerleşmeye karar verdi. Biz şimdilik tatillerde, bayramlarda ve yazları Arsel'le orada vakit geçirmekle yetineceğiz eşimin işinden dolayı. Bizim birkaç yılımız var daha diyelim...
Çok hasar, çok iş vardı... Ama şu anda zaten ayılıp bayıldığım dekorasyon işleriyle tekrar içiçe olmak, kendi evime malzeme seçmek beni çok mutlu ediyor.
Yakında sizleri çok sağlam diy projeleri ve 'before after' lar bekliyor ;)
Kalın sağlıcakla...